Öğrenme Arzusu
Öğrenmek çok güzel şey. Çok seviyorum. Hangi konuya elimi atsam bunu yapıyorum. konu meditasyon bile olsa sürekli araştırma, öğrenme, dinleme arzusu ile yanıp tutuşuyorum. İnternet sayfalarını karıştırıp, bilgiler bulmak, bunları okumak… O pembe kalemimi elime alıp defterime minik minik notlar almaya bayılıyorum. Sonra sonra hatırlayayım diye yanına sarı post-it leri yapıştırmayı da unutmuyorum.
Ama sonra çok geliyor. Meditasyon için bu kadar araştırma yapmak çok geliyor. Çünkü az araştırma yaparsam kendimi eksik ve geri hissediyorum. Bir şeyleri kaçırıyormuş hissi beliriyor. Yine mükemmelliği arama, en iyi bilgiye ulaşma, belki de eskiden kalan en çok bilme isteği… Ama bunu farkettiğimde dur diyorum kendime artık. Dur. Bak yine eleştiri. O iç sesin çıktı dışarıya ve senin egonu dışarıya çıkartıyor. Ego yetersizsin diyor. Ego öğrenmen gerek diyor. Bak filanca neler neler okumuş. E ben onları okumadım tabi. Ben de başka bir sürü şey yaptım. Ama egonun gözü bunları görmez. Yavaş yavaş buna seyirci kalmayı öğrendim. Bu sesi dinleyip, harekete geçmemeyi öğrendim. Bu ses diyor diye hiç ilgimi çekmeyen kitapları okumak zorunda hissetmeyi bıraktım. Ne oldu? Oh be dedim. Rahatladım :) Bu sesi dinleyecek olursam meditasyon hocası olmam imkansız. Sonsuza kadar 1 saat ders veremem. Çünkü o 1 saatlik dersi sonsuza kadar gözden geçirip iyileştirebilirim. Artık bunun farkındayım. İç sesime teşekkür ediyorum. “Ah ne güzel oldu uyardın beni. ama sağol anacım. Ben böyle iyiyim.”
Öğrenmeyi bırakmam imkansız tabii ama yılda 60 kitap neden bitmedi, bilmem kaç tane eğitimi neden almadın diye kendimi yargılamaktan vazgeçtim. Mutluyum. Yaptığım kadarıyla yeterinmeyi öğreniyorum. Vaktim olduğunca, enerjim yettiğince okuyorum, araştırıyorum. Hocalarımı dinliyorum. Sürekli yeni bir eğitim almak zorunda hissetmediğim için açıp eski eğitimleri dinliyorum. Ne oluyor biliyor musun? yeni şeyler keşfediyorum. Jack Kornfield o kadar dolu dolu anlatmışki, hayatımın her anında farklı bir anlam çıkartıp farklı bir şey öğreniyorum. Yeni birş şey de keşfettim burdan yani.
Bunu görebilmek, gözlemleyebilmek rahatlatıyor beni. Harry Potter’ın da yaptığı gibi bilmiyorum ama cesurca bir adım atıyorum. Deniyorum. Öğreniyorum. Hayatın benim oyun alanım olmasına izin veriyorum. Bu rahatlatıyor ve özgürleştiriyor.
Sevgiyle,
Müge Bakht
Mindfulness Meditation Teacher
Finding You